Eski yıllardan itibaren doğal tedavi yöntemi olarak kullanılan alıç otu, dağlık ve kırsal bölgelerde çalı aralarında veya ormanlık alanlarda doğal olarak yetişir. Eski muşmula ve yemişen otu olarak da bilinen bu ot, çiçekli ve meyvelidir ve 10 metre uzunluğa kadar ulaşabilir. Pembe veya beyaz çiçek açan ve meyveleri yenilebilen bu ot aynı zamanda evlerde süs bitkisi olarak yetiştirilmektedir. Alıç otunun yaprakları ve meyveleri birçok hastalık açısından oldukça faydalıdır. Halk arasında kullanımı oldukça yaygındır. İçeriğinde bol miktarda C vitamini, tanen, flavonoid türevleri, triterpen türevleri, procyanidin ve oligomerler içeren bu şifalı ot, ülkemizde Güney ve Batı Anadolu Bölgesinde oldukça sık yetişir. Meyveleri 6-10 mm büyüklüğünde kırmızı renge sahiptir. Biraz ekşimsi tada sahip olan meyveleri yenilebilir. Olgunluğa ulaştığında koyu kırmızı ve sarı renge dönüşen meyveleri çok lezzetlidir.

Alıç otu, çiçeği, yaprağı ve meyvesi kullanılan bir bitkidir. Çiçeğinden yapılan çay birçok rahatsızlığa iyi gelir. Alıç otundan hazırlanacak çay, kaynatılmış bir bardak suyun içerisine bir tatlı kaşığı ilave edilip 10 dakika dinlendirildikten sonra süzülerek sade ya da bal ile tatlandırılarak günde 2-3 bardak içilebilir. Lapa haline getirilmiş hali vücutta oluşan şişlikleri gidermek için de kullanılmaktadır.

Alıç otunun zararları ile ilgili ciddi bir yan etki bulunmamaktadır. Ancak bazı kişilerde baş dönmesi, mide bulantısı ve kusma, çarpıntı ve kaşıntı gibi birtakım problemler görülebilir. Hamilelik ve emzirme döneminde alıç otunun kullanılması önerilmez. Aynı zamanda alıç otu, yüksek tansiyon ve kan inceltici ilaçlar ile kullanılmamalıdır. Çünkü içerisinde bulunan bazı maddeler bu ilaçların etkisini ortadan kaldırabilir. Bu sebeple bazı ilaçları kullanan kişilerin bu otu kullanmadan önce bir uzmana danışmasında fayda vardır.