Ciğer otu, bilimsel adıyla Pulmonaria officinalis, hodangiller familyasından gelen, 10-15 santimetre boyunda, çok yıllık otsu bir bitkidir. Bu bitkinin çiçekleri başlangıçta kırmızımsı renkte olup, zamanla morumsu maviye dönüşür. Gövdesi yüksek ve tüylü olan ciğer otunun içeriğinde tanen, müsilaj, şekerler, reçine ve sabit yağ bulunur. Yaprakları tıbbi amaçlarla kullanılır.

Ciğer otu, genellikle 40-60 santimetre boylarında, kırmızı renkte çiçek açan ve zamanla menekşe rengine dönen otsu bir bitkidir. İçeriğinde tanen, müsilaj, şekerler, saponin, reçine ve sabit yağ barındırır. Bunun yanında, mineraller açısından da zengindir. İki cinsi ve tek türü bulunur: Hepatica, Marchantia, Pulmonaria.

Hepatica: İki çenekliler sınıfının düğün çiçeğigiller familyasından otsu bitki cinsidir. Dağ lalesi olarak da bilinir. Çok yıllıktır ve erken çiçek açar. Yapraklarını kış mevsiminde korur ve baltalık ormanların alt kısmında doğal bir yetişme ortamı bulur. Bahçelerde ve parklarda süs bitkisi olarak da yetiştirilir. Yapraklarından karaciğer bozukluklarının tedavisinde yararlanılır.

Marchantia: Tek eşeyli familyasından bir bitki cinsidir. Tek sap üzerinde yer alan sepet ya da dilimli tepsi biçimindeki üreme organları oldukça güzeldir. Spor keseleri dişi uzuvların alt kısmında ve oldukça küçüktür. Tamamı eşeyli ve yere yapışık olarak da yetişirler.

Pulmonaria Officinalis: Hodangiller familyasından gelen, 10-15 santimetre boyunda, çok yıllık otsu bir bitki türüdür. Çiçekleri başlangıçta kırmızıya çalan renkte olup, zamanla morumsu maviye döner. Yüksek gövdesi tüylüdür ve 7-8 yaprak taşır. Yaprakları, karaciğer hastalıklarına karşı kullanılır. Bitki tanen, şeker ve yağ içerir; solunum yollarını açıcı ve idrar söktürücü özelliklere sahiptir.

Ciğer otları dünyanın her yerinde bulunur, ancak en fazla tropik bölgelerde yaygındır. Bazıları nemli topraklarda veya ıslak kayaların üzerinde yetişir ve çizgi şeklinde, yassı ve dallanmış bir gövdeye sahiptir. Bazıları yapraklıdır ve nemli ormanlardaki kayalarda veya ağaç gövdelerinde yer alır. Bazı türlerinin görünümü karaciğeri andırdığından bu bitkilere ciğer otu denmiştir. Ciğer otları yaşam döngülerinde hem eşeyli hem de eşeysiz olarak üreyebilir. Ciğer otları ekonomik bir değere sahip olmamakla birlikte, yabani hayvanlara besin sağlayarak ve ağaç kütüklerinin çürümesini kolaylaştırarak doğal süreçlerde önemli rol oynar.

Yaprakları ve çiçekli dalları kurutulduktan sonra suda kaynatılarak kullanılır. Bu su çay olarak içilebileceği gibi haricen basur, meme çatlakları ve hafif yanıklarda da kullanılabilir.

Öksürüğü teskin edici, göğüs yumuşatıcı ve idrar söktürücü olarak kullanılır.

Yaprakları ve çiçekli dalları kurutulduktan sonra suda kaynatılarak kullanılır. Bu su çay olarak içilebileceği gibi haricen basur, meme çatlakları ve hafif yanıklarda da kullanılır.

Yirmi şer gram sinirli ot, keklik otu ve ciğer otu; 10'ar gram meyan kökü, hatmi kökü, ada çayı yaprağı ve rezene tohumu demliğe konur. Üzerine 300-500 ml kaynamış su eklenir. 5-10 dakika demlendikten sonra süzülerek içilir.