Adam otu, Avrupa kökenli şifalı bir bitkidir. Akdeniz ikliminin hakim olduğu kaya diplerinde, boş sahalarda ve ekilmemiş tarlalarda yetişir. Adam otunun diğer isimleri arasında Ademotu, İnsan otu ve bilimsel adıyla Mandragora Officinarum bulunmaktadır. Zehirli bir bitkidir ve topraktan çıkarılırken dikkatli olunmalıdır. Yaprakları zarar gördüğünde hapşırmanıza neden olacak kötü bir koku salgılar. Kökü insan şeklini andırmaktadır.

Adam otu, Mısırlılardan beri bilinmekte ve şifa kitaplarında sıkça adından bahsedilmektedir. Hatta büyülü bir bitki olduğu rivayetleri de mevcuttur. Zehirli olduğu için çok dikkatli kullanılmalıdır. Adam otunun kullanılan kısımları kök ve tohumlarıdır.

Adam otunun kurutulmuş kökleri çeşitli sağlık sorunlarına karşı kullanılmaktadır:

Köklerinin kurutma işlemi sonbaharda bitkinin kökü topraktan çıkarılıp güneşte kurutulması yoluyla yapılır. Daha sonra kuruyan kökler kazınarak toz haline getirilir. Tozlar sulandırılıp içilebileceği gibi merhem haline getirilerek de kullanılmaktadır.

Adam otu kuru yaprakları ezilerek toz haline getirilip balmumuyla karıştırılarak merhem gibi romatizma ağrılarının olduğu bölgeye ya da egzama bölgesine sürülür. Bu merhemin fayda sağladığı bilinmektedir. Kökleri sütle kaynatılıp içilirse yavaş iyileşen yaraların tedavisinde, astımda, saman nezlesinde ve şizofren gibi birçok hastalığa fayda sağlamaktadır. Günde 1-2 bardağı geçmemelidir.

Adam otu kökü ezilip balla tatlandırılarak yenilirse (en fazla bir kaşık yenmesi koşuluyla) vücudumuzu kuvvetlendirmektedir. Adam otu kökü kaynatılıp balla tatlandırılarak ağız çalkalama suyu olarak kullanılırsa diş ağrısına iyi gelir. Aynı şekilde kökü kaynatılıp balla tatlandırılarak içilirse idrar yanmalarına da iyi geldiği bilinmektedir. Kaynatılan kökünün suyu buruna çekildiğinde uyku getirmektedir.

Adam otu tohumları yutulduğunda kadın hastalıklarına ve rahim hastalıklarına iyi gelir. Doğurganlığı artırıcı özelliği vardır. Fazla yenilmesi halinde müshil etkisi ortaya çıkmaktadır.

Zehirli bir bitki olduğunu belirtmiştik. Zehirlenme söz konusu olduğunda ilk başlarda sarhoşluk ve baş dönmesi belirtileri ortaya çıkar. Daha sonra deri üzerinde kızarma, ağızda kuruluk, huzursuzlanma, halüsinasyonlar ve sürekli uyuma isteği oluşur. En ileri aşaması ise nefes darlığı ve ölümle sonuçlanmaktadır. Bu yüzden kullanımı uzman kontrolü ya da bilgisi dahilinde olmalıdır. Hamile bayanların kullanmaları kesinlikle sakıncalıdır.

Bitkilerin her zaman bizlere yararı olduğu tartışılmaz bir gerçektir. Ancak "azı karar, çoğu zarar" atasözünü de unutmamak gerekir. Fazla kullanımda vücudumuzda meydana gelebilecek istenmeyen sonuçları bilemeyiz. Bilinçli tüketiciler olmaya dikkat edelim.